0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

2019 yılının sonlarında Çin’in Wuhan kentinden başlayıp tüm dünyaya yayılan ve ülkemizde de hissedilen corona virüsü (Covit-19), Dünyayı adeta alarma geçirdi Virüs Çin’in Wuhan kentinden çıkarak tüm dünyaya yayılmaya başladı. 2019 yılının son günleriydi Çin’in Hubei Eyaleti’ne bağlı Wuhan şehrinde hastaneye başvuran pnömoni vakalarında bir kümelenme olduğu fark edilmiş ve ilk vakalar, epidemiyolojik olarak Wuhan’daki bir hayvan pazarı ile ilişkilendirilmiştr. 27 Aralık 2019 tarihinde Wuhan’daki bir hastaneye ağır pnömoni tanısıyla üç hasta yatırılmış ve ardından 2020 yılında başlayacak olan kaos dünyayı yakıp kavuracaktı.

Oysa tüm spor otoriteleri ve kamuoyu 2020 yılında bizleri bekleyen büyük organizasyonlardan bahsediyordu.  Asrın heyecanla beklenen 2020 yılına yapılacak olan uluslararası spor organizasyonlarından en büyük olanı 2020 Tokyo Yaz Olimpiyat Oyunlarının iptaliyla başladı herşey! Ardından, hem ülkemizde ve hemde tüm dünyada birçok spor etkinliğinin yapılması birer birer iptal edildi. Tabii edilmeyenlerde seyircisiz ve hiçbir zevk vermeden (Sırf parasal sorunları sekteye ugramasın diye) yapılmaya devam edildi. 

Dünyadaki en üzücü olayların başında hiç kuşkusuz 27 Ocak 2020 tarihindeki Helikopter kazasında NBA yıldızı Kobe Bryant ve kızı Gigi’nin vefat etmeleriydi; ABD’li efsane basketbolcu Kobe Bryant, California’da geçirdiği helikopter kazasında hayatını kaybetti. Bryant’ın hayatını kaybettiği helikopter kazasında 13 yaşındaki kızı Gianna da yaşamını yitirdi. Sadece basketbol dünyası için değil, tüm spor camiası için resmen yıkım oldu. Kobe ve kızının yaşadıkları uzun bir süre akıllardan çıkmadı.

Ardından UEFA’dan yapılan açıklamada, mayıs ayında oynanması planlanan erkek futbolunda Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi final karşılaşmaları ile kadın futbolundaki Şampiyonlar Ligi finalinin koronavirüs tedbirleri kapsamında ertelendiği duyuruldu.

Yine 2020 yılı türk futbolu için adeta üzüntü veren bir yıl olarak hatıralarımızda kalacağını belirtmeden geçemiyeceğim; Öncelikle Futbol Milli takımımızın Avrupa Liğindeki grup maçlarında aldığı kötü sonuçlar ve ardından 3. Kümeye düşmesi içimizi acıttı.  Avrupa Şampiyon kulüpler liğinden ve hemen ardından UEFA Kupasına katılan tüm Türk takımlarımızın adeta avrupa sahnesinden tek tek silinmelerini izlemekte acı verici idi. Hani Futbola yapılan yatırımları, harcanan paraları ve daha da önemlisi Basın yayın araçlarında ayrılan zamanı düşündükçe kahrolmamak mümkün değil!

Yine futbolda ülkemizi yakından ilgilendiren ve Irkçılık nedeniyle iptal edilen önemli bir olay; Fransız devi Paris Saint Germain’de teknik direktör Thomas Tuchel’in görevine son verildi. Alman teknik adam ve takımdaki tüm futbolcuların şaşkınlıkla karşıladığı kararın sebebinin Başakşehir maçı olduğu iddia edildi. 8 Aralık 2020’de oynanan PSG – Başakşehir maçının 4. hakemi Sebastian Coltescu’nun yardımcı antrenör Pierre Webo’ya ırkçı ifadesi sonrası yarıda kalmış, Tuchel sahanın karışmasının ardından futbolcularının sahayı terk etme kararına tepki göstermişti. Futbolcularının soyunma odasına gitmelerine izin vermek istemeyen Alman teknik adam, sahada futbolcularına yaşananların komplo olduğuna yönelik bir konuşma yaparak geçiştirmeye çalıştığı söylenmektedir.

Peki 2020 yılı için hiçmi sevindirici haberimiz yok? Diyebilirsiniz! Hiç kuşkusuz 2020 yılı Cimnastik sporumuzun parlayan bir yılı olduğunu söyleyebilirim. Önce Ukraynada yapılan Ritmik Cimnastik Avrupa Şampiyonasında grup yarışmalarında yarışan kızlarımızın Avrupa Şampiyonu olarak Altın madalya aldılar, ardından Mersin’de yapılan Avrupa Artistik Cimnastik Şampiyonasında Büyük Erkekler Milli Takımımızın Avrupa ikicisi olup gümüş madalya almışlardır. Yine bu şampiyonada bayanlar, gençler ve büyükler bireysel ve takım halinde toplsm 10 madalya almayı başarmışlardır.

İbrahim Çolak Halka aletinde Altın, Ferhat Arıcan Kulplu beygirde Bronz ve Paralel aletinde Altın madalya alarak bu iki sporcumuz Avrupa şampiyonu oldular. Bayan cimnastikçilerimiz; Göksu Üçtaş Şanlı yer aletinde Gümüş madalya alarak bu alette Avrupa 2.cisi, Derin Tanrıyaşükür Kız paralelinde Bronz madalya alarak Avrupa 3. Olmuşlardır.

Yüzme sporunda Emre Sakçı Budapeştede düzenlenen Uluslararası Yüzme Liginde Kısa Kulvar 50 metre yarışmasında 1. oldu ve bu dalda rekor kırarak yeni Avrupa rekorunun sahibi oldu.

Kadınlar 76 kiloda milli güreşçi Yasemin Adar, Sırbistan’da düzenlenen Dünya Kupası’nda 2. Oldu ve gümüş madalya, 72 kiloda milli güreşçi Buse Tosun 3. Olup bronz madalya elde ettiler. Yine Güreş sporumuzda; Muhammet Nuri Kotanoğlu, Dünya Kupası finalinde 2.lik alarak gümüş madalya, Grekoromen stilinde 130 kiloda milli güreşçi Osman Yıldırım, Dünya Kupası’nda 2.cilikle gümüş madalya, Grekoromen stil 82 kiloda milli güreşçi Salih Aydın, Dünya Kupasında gümüş madalyada aldı. Grekoromen stilde 55 kiloda milli güreşçi Şerif Kılıç, Dünya Kupası’nda 2.cilik alarak gümüş madalyalar almayı başardırlar.

Ne varki Güreş sporuna değinmişken; Spordaki Fair-Play ya da Sporda Etik değerlerin öneminin çok önemli olduğuna inanan ve önem veren birisi olarak; Asrın Güreşçisi ünvanını almış olan bir Güreşçimizden bahsedeceğim, bu sporcumuzun (umarım doğru değildir ve aklanır) içine düşmüş olduğu durumu beni son derece üzdüğünü belirtmek isterim. Bu yılın son yazısı olan bu yazımda, bu yıl içerisinde yaşadığımız her türlü olumsuz davranışlara belkide bir öğüt niteliğinde sporcularımıza atfetmek istiyorum. Sporda etik kurallara uymaya ve evrensel bir düşünce olarak dünya çapındaki sporcular tarafından içselleştirilen birkaç deyimden bahsetmek istiyorum; 

Dünyaya mal olmuş birinci sınıf sporcuların, şiddete yönelip, etik kurallara uymamak gibi davranışlara girmeleri, hiçte baş vurdukları bir yöntem değildir, böyle davranmaları söz konusu olmadığı gibi, buna ihtiyaçta duymazlar. 

Sporculuktan, Spor adamlığına giden yolda; Birçok kuralın var olduğunu biliyoruz, bu kuralları bir yaşam biçimi olarak (tıpkı spor yaşantımızda olduğu gibi) kabul etmek ve uymak zorundayız!  Bunların çok zor olması durumunda dahi, yolumuzu şaşırtmamalı ve bizleri yanış yapmaya yönlendirmemelidir.

Kuşkusuz tercih kişilere aittir! Ama unutulmamalıdır ki Spor yapan her çocuğumuz dünya çapındaki abilerini örnek alırlar; Unutulmamalıdır ki; Her sporcu yolculuğa kendisiyle; İnançları, Bilgisi, Duyarlıkları ve Dünya Görüşü İle yola çıkar ve “Sporcunun spordaki ahlaktan tüm yaşantısı boyunca vazgeçememesi esastır… Gelişmiş ülkeler, çocuk ve gençler için tartışılmaz birer rol model olan sporcuları belli kavramların yerleştirilmesinde saha içinde olduğu kadar, saha dışında da değerlendirdiklerini’’ biliyoruz ve bizim insanımızın diğer dünya ülke insanından farklı olmadığını düşünüyorum.

2021 yılını tüm dünya sporcularına başarı getirmesi dileklerimi iletirken bu yıla ertelenen Yaz Olimpiyat Oyunlarının Tokyo’da yapılacağını ve buraya katılacak olan Türk sporcularımızın madalyalarla dönmesini canı gönülden arzu ediyorum.

Saygılarımla

Prof. Dr. Seyhan HASIRCI